Artwork

İçerik Mevlana Takvimi tarafından sağlanmıştır. Bölümler, grafikler ve podcast açıklamaları dahil tüm podcast içeriği doğrudan Mevlana Takvimi veya podcast platform ortağı tarafından yüklenir ve sağlanır. Birinin telif hakkıyla korunan çalışmanızı izniniz olmadan kullandığını düşünüyorsanız burada https://tr.player.fm/legal özetlenen süreci takip edebilirsiniz.
Player FM - Podcast Uygulaması
Player FM uygulamasıyla çevrimdışı Player FM !

PAPAZLARI HAYRAN BIRAKAN İSLÂM ADALETİ-2 - 24 EKİM 2024 - MEVLANA TAKVİMİ

2:37
 
Paylaş
 

Manage episode 446573681 series 2542707
İçerik Mevlana Takvimi tarafından sağlanmıştır. Bölümler, grafikler ve podcast açıklamaları dahil tüm podcast içeriği doğrudan Mevlana Takvimi veya podcast platform ortağı tarafından yüklenir ve sağlanır. Birinin telif hakkıyla korunan çalışmanızı izniniz olmadan kullandığını düşünüyorsanız burada https://tr.player.fm/legal özetlenen süreci takip edebilirsiniz.

(Dünden devam) Sultan Fatih’in memleketi teftiş için görevlendirdiği iki papaz dolaşmaya devam ederler: İznik’te bir adam, kendisine bir tarla satan şahsı, şöyle bir sebepten dolayı dâvâ etmektedir. Der ki: “Efendim, ben bu adamdan bir tarla satın aldım. Ekin için sürerken bir yerinde bir define çıktı. Götürdüm verdim. Almadı. “Bu, benim hakkım değil” dedi. O da “Ben tarlanın sadece üstünü değil, altını da sattım, define senindir” dedi. Ben de “Senden tarla aldım, fakat altından çıkan defineyi alamam, o senin hakkındır” dedim ama bir türlü kabul etmedi. Ben de aramızda geçen anlaşmazlığı çözüme kavuşturmak için size geldim” deyince hâkim hayretler içinde kalır ve şöyle karar verir: “Öyleyse aranızda yarı yarıya taksim edin.” Tarlayı alan adam bu hükümden memnun olmamıştır. Zira tarlayı satan şahsın bunu tamamen almamasından muzdariptir. Ama şeriatın hükmü de böyledir der ve karara boyun eğer. Papazlar yine birbirlerine şaşkın şaşkın bakarlar. Nereye gitsek adalet böyle tecelli ediyor. Yeter, daha ne diye dolaşalım. Hemen gidip yeni padişahımıza haber verelim deyip İstanbul’a varırlar. Huzûra çıkıp gördüklerini teker teker anlatırlar. Nereye gittiysek hep adaletle karşılaştık. Eğer memlekette adalet devamlı böyle uygulanırsa daima ilerlersiniz, derler. (Süheyl Ünver, 29.05.1953 Yeni Sabah Gazetesi. Nakil: Dursun Gürlek) YAĞMUR SUYUNA OKUNACAK DUÂ Ömer İbn-i Hattâb (r.a.)’in rivayetine göre; Resûlullâh (s.a.v.) buyurdular ki: “Kim yağmur suyundan alır da (bir rivâyette Nisan yağmurundan) üzerine yetmiş (70) def’a Fâtiha ve yetmiş (70) def’a Âyete’l-Kürsî ve yetmiş (70) Kulhüvellâhü Ehad ve yetmişer (70’er) def’a da Mu’avvizeteyn’i (Felâk ve Nâs Sûreleri’ni) okursa, nefsim yed-i kudretinde olana yemîn ederim, muhakkak Cibrîl bana geldi ve haber verdi ki: “Her kim, bu sudan arka arkaya yedi (7) gün sabahları içerse, muhakkak Allâh Sübhânehü ve Teâlâ, o suyu içen kimsenin cesedindeki bütün hastalıkları defeder. Ve onu hastalıktan âfiyette kılar. Ve damarlarından ve etinden ve kemiğinden ve bütün âzâlarından (hastalığı) çıkarır.”

  continue reading

1810 bölüm

Artwork
iconPaylaş
 
Manage episode 446573681 series 2542707
İçerik Mevlana Takvimi tarafından sağlanmıştır. Bölümler, grafikler ve podcast açıklamaları dahil tüm podcast içeriği doğrudan Mevlana Takvimi veya podcast platform ortağı tarafından yüklenir ve sağlanır. Birinin telif hakkıyla korunan çalışmanızı izniniz olmadan kullandığını düşünüyorsanız burada https://tr.player.fm/legal özetlenen süreci takip edebilirsiniz.

(Dünden devam) Sultan Fatih’in memleketi teftiş için görevlendirdiği iki papaz dolaşmaya devam ederler: İznik’te bir adam, kendisine bir tarla satan şahsı, şöyle bir sebepten dolayı dâvâ etmektedir. Der ki: “Efendim, ben bu adamdan bir tarla satın aldım. Ekin için sürerken bir yerinde bir define çıktı. Götürdüm verdim. Almadı. “Bu, benim hakkım değil” dedi. O da “Ben tarlanın sadece üstünü değil, altını da sattım, define senindir” dedi. Ben de “Senden tarla aldım, fakat altından çıkan defineyi alamam, o senin hakkındır” dedim ama bir türlü kabul etmedi. Ben de aramızda geçen anlaşmazlığı çözüme kavuşturmak için size geldim” deyince hâkim hayretler içinde kalır ve şöyle karar verir: “Öyleyse aranızda yarı yarıya taksim edin.” Tarlayı alan adam bu hükümden memnun olmamıştır. Zira tarlayı satan şahsın bunu tamamen almamasından muzdariptir. Ama şeriatın hükmü de böyledir der ve karara boyun eğer. Papazlar yine birbirlerine şaşkın şaşkın bakarlar. Nereye gitsek adalet böyle tecelli ediyor. Yeter, daha ne diye dolaşalım. Hemen gidip yeni padişahımıza haber verelim deyip İstanbul’a varırlar. Huzûra çıkıp gördüklerini teker teker anlatırlar. Nereye gittiysek hep adaletle karşılaştık. Eğer memlekette adalet devamlı böyle uygulanırsa daima ilerlersiniz, derler. (Süheyl Ünver, 29.05.1953 Yeni Sabah Gazetesi. Nakil: Dursun Gürlek) YAĞMUR SUYUNA OKUNACAK DUÂ Ömer İbn-i Hattâb (r.a.)’in rivayetine göre; Resûlullâh (s.a.v.) buyurdular ki: “Kim yağmur suyundan alır da (bir rivâyette Nisan yağmurundan) üzerine yetmiş (70) def’a Fâtiha ve yetmiş (70) def’a Âyete’l-Kürsî ve yetmiş (70) Kulhüvellâhü Ehad ve yetmişer (70’er) def’a da Mu’avvizeteyn’i (Felâk ve Nâs Sûreleri’ni) okursa, nefsim yed-i kudretinde olana yemîn ederim, muhakkak Cibrîl bana geldi ve haber verdi ki: “Her kim, bu sudan arka arkaya yedi (7) gün sabahları içerse, muhakkak Allâh Sübhânehü ve Teâlâ, o suyu içen kimsenin cesedindeki bütün hastalıkları defeder. Ve onu hastalıktan âfiyette kılar. Ve damarlarından ve etinden ve kemiğinden ve bütün âzâlarından (hastalığı) çıkarır.”

  continue reading

1810 bölüm

Tüm bölümler

×
 
Loading …

Player FM'e Hoş Geldiniz!

Player FM şu anda sizin için internetteki yüksek kalitedeki podcast'leri arıyor. En iyi podcast uygulaması ve Android, iPhone ve internet üzerinde çalışıyor. Aboneliklerinizi cihazlar arasında eş zamanlamak için üye olun.

 

Hızlı referans rehberi