Heinrich Böll - Üzgün Yüzüm
Manage episode 348068388 series 2998258
Öykü: Heinrich Böll - Üzgün Yüzüm
Seslendiren: Yusuf Can Gökkaya
- Beğenip, takip ederek ve paylaşarak destek olabilirsiniz, keyifli dinlemeler.
"Martılara bakmak için rıhtımda durup dururken, üzgün yüzüm bu semtte devriye gezen bir polisin dikkatine çarptı. Havada süzülen kuşların seyrine öylesine dalmıştım ki! Havalanıyor, sonra pike yapıp suda yiyecek arıyor, ama çabaları boşa gidiyordu. Liman ıpıssız, su yeşilimtıraktı, pis ve kaim bir yağ tabakası kaplamıştı üzerini. Kabuk bağlamış yüzünde kaldırılıp atılmış çeşit çeşit öteberiler yüzüyordu. Gemi falan yoktu görünürde. Vinçler pas tutmuş, depolar haraptı. Fareler bile, rıhtımdaki bu kara yıkıntılarda eğleşmiyordu anlaşılan, zira ortalıkta ses seda duyulmuyordu. Dışarıyla her türlü bağlantı kesileli yıllar olmuştu.
Bir martıyı gözüme kestirmiş, uçuşunu izliyordum. Havanın patlayacağını sezmiş bir kırlangıç kadar ürkek, çokluk suyun yüzüne yakın süzülüp duruyor, yalnız arada bir yolunu arkadaşlarının yoluyla birleştirmek üzere çığlık çığlığa yukarılara fırlamayı göze alıyordu. Bir şey dile deseler, her şeyden önce martılara vermek için ekmek dilerdim. Ekmekten koparıp koparıp atar, martıların gelişigüzel uçuşlarını beyaz noktalarla bir düzene sokar, uçup uçup gelecekleri hedefler yapardım kendilerine. Karmakarışık yolların oluşturduğu bu çığlıklı örgüye, suya atacağım bir ekmek parçasıyla gerginlik verirdim: Bir yumak iplik gibi, elimi atıp benden yana çekerdim örgüyü. Ne var ki, ben de onlar gibi açtım; onlar gibi yorgun... Öyleyken mutluluk içindeydim, çünkü ellerim cebimde, olduğum yerde dikilip martılara bakmak ve üzüntü yudumlamak hoş bir şeydi.
Ama birden resmi bir elin omuzlanma konduğunu duydum. "Benimle gelir misiniz?" dedi bir ses. El, omzumdan çekerek beni geriye döndürmeye çalıştı, ama yerimden kımıldamadım, bir silkinişte eli attım omzumdan. Serinkanlı bir şekilde "Çıldırdınız mı siz?" dedim.
O hâlâ görünmeyen kişi: "Arkadaş!" dedi. "Sözlerine dikkat et!" "Anlayamadım Beyim!" diye cevapladım ben.
O öfkeyle "Bey falan yok aramızda!" dedi. "Hepimiz arkadaşız." Bunun üzerine yan tarafıma geçerek beni süzmeye başladı. Mutluluk içinde havada gezinen bakışımı boşluktan alıp, ister istemez onun uslu gözlerine daldırmak zorunda kaldım."
--- Send in a voice message: https://podcasters.spotify.com/pod/show/cancaseyler/message
263 bölüm