Kendini sandığın karanlıktan, varolan ışığa doğru çevir

Seda’nın Sesi

Bu dönem bizden kendimizi yaralarımızdan ve içgüvensizliklerimizden tanımlamayı bırakmaya davet ediyor. Kendi içimizde hala bazı sıkıntılarımız, şüphelerimiz olabilir ancak evren ve hayat bize artık bereketi, güzeli, yeniyi deneyimletmek istiyor. O yüzden bizden yüzümüzü içimizde gördüğümüz ve uğraştığımız karanlıktan, bizim için olduğunu bildiğimiz, içimizdeki özgüven, cesaret ve kişisel değerimizin bilinciyle hak ettiğimizi de bildiğimiz güzelliklere ve bunları yaşatacak olanlara çevirmemizi istiyor. Kendi değerimizi bildiğimiz ve özgüvenle durduğumuz yerden, kendimizi hayatın içindeki konumlandırmamız yenileniyor ve bu yenilenmeyle etrafımızla, çevremizle ve çevremizdeki insanlarla olan ilişkilerimiz yeniden düzenleniyor. Kim olduğumuza olan güveni bulabilmek ve hissedebilmek, kim olduğumuzu bilmekten ve tanımaktan geçer. Bunu yapabilmek de kişisel sorumluluk almayı gerektirir. Bugüne kadar kendi varoluşunun kişisel sorumluluğunu almış, gelişiminin ve şifalanmasının sorumluluğunu almış ve buradan yol almış olanlar içsel bilgilerin onlara açıldığını, iç seslerinin bilgeliğinin ışığında güvenle ve inançla varoabildiklerini ve yürüyebildiklerini görecekler. Bu kendini tanıyış ve yüksek bilinçle kurulan bağ ile gelen içsel bilgilerin ışığında kendi değerini bildiği yerden duruşu ve kendini konumlandırması sarsılmaz bir şekilde oluşurken artık hayat da onun bu kendini konumlandırdığı yerden onun için oluşacaktır. Kişinin ilk başta kendiyle olan ilişkisi ve bunun da etkisinde herkesle ve her şeyle olan ilişkisi buradan yenileniyor. Özgüven, özdeğer, özsaygı ve sevgiyle.