Artwork

İçerik Mevlana Takvimi tarafından sağlanmıştır. Bölümler, grafikler ve podcast açıklamaları dahil tüm podcast içeriği doğrudan Mevlana Takvimi veya podcast platform ortağı tarafından yüklenir ve sağlanır. Birinin telif hakkıyla korunan çalışmanızı izniniz olmadan kullandığını düşünüyorsanız burada https://tr.player.fm/legal özetlenen süreci takip edebilirsiniz.
Player FM - Podcast Uygulaması
Player FM uygulamasıyla çevrimdışı Player FM !

AZ GÜLÜP ÇOK AĞLAYANLAR - 5 HAZİRAN 2021 MEVLANA TAKVİMİ

2:43
 
Paylaş
 

Manage episode 294221781 series 2542707
İçerik Mevlana Takvimi tarafından sağlanmıştır. Bölümler, grafikler ve podcast açıklamaları dahil tüm podcast içeriği doğrudan Mevlana Takvimi veya podcast platform ortağı tarafından yüklenir ve sağlanır. Birinin telif hakkıyla korunan çalışmanızı izniniz olmadan kullandığını düşünüyorsanız burada https://tr.player.fm/legal özetlenen süreci takip edebilirsiniz.

Geçmiş büyüklerin bir ahlâkı da az gülmeleri, ellerine geçen dünyalıklara sevinmemeleri idi. Dahası giysi, binit, hanım, mevki gibi dünyalıklara kavuştuklarında dünya sevdalılarının tersine ruhları daralır, âhiret nimetlerinin dünyada peşin olarak verilmiş olabileceğinden endişe duyarlardı. Öyle ya, dünya hapishanesinde olup aziz ve celil Allâh’a kavuşmaktan perdeli bulunan bir Allâh (c.c.) sevdalısı, bir dünyalıkla nasıl sevinebilir? Hapishaneye düşüp evinden ve ailesinden uzak kalan kişinin dünyası karardığı gibi Allâh dostları da uzun yaşamları, bu dünya hapishanesinde uzun süre tutsak olup Rablerine kavuşamadıkları için burukluk hissederler. Hadîs-i şerîfte Peygamber (s.a.v.)’in şöyle buyurduğu aktarılmıştır:

“Ruhumu kudret elinde bulunduran Allâh (c.c.)’a yemin ederek söylüyorum sizler benim bildiklerimi bilseydiniz az güler çok ağlardınız, yataklarda kadınlarınızdan zevk almazdınız, sahralara çıkar ah-u enin edip aziz ve celil Allâh’a yalvarırdınız.” Abdullah b. Mes’ûd (r.a.) şöyle demiştir: “Önünde cehennem varken gülene, arkasından ölüm kovalarken şakıyana şaşıyorum.” Hasan-ı Basrî (r.a.) ile karşılaşan, onu korku ve derin bir endişe içinde gördüğünden az önce başından büyük bir musibet geçmiş olabileceği duygusuna kapılırmış.

Fudayl b. Iyâz (r.âleyh) şöyle demiştir: “Gülen niceleri vardır ki kefenleri çamaşırcıdan çıkmış satışa bile sunulmuştur!” Sabit el-Bunânî (r.âleyh) şöyle demiştir: “Gülen bir mü’minin muhakkak o anda ölüm hatırında yoktur.” Amir b. Kays (r.âleyh) şöyle demiştir: “Dünyada çok gülen cehennemde çok ağlayacak demektir.” Saîd b. Abdülâziz ile Gazvan er-Rekkâşî (r.âleyh) kırk yıl, vefâtlarına dek gülmemişlerdi. İbn-i Merzûk (r.âleyh) şöyle demiştir: “Günâhlarının ağzında tat bırakmadığını, kendisini üzdüğünü iddia edip ardından bal ile yağı karıştırıp yiyen yalancıdır!”

(İmâm Şaranî, Selef-i Sâlihîn’in,

Evliyâullah’ın Yüce Ahlâkı, s.62-64)

  continue reading

1625 bölüm

Artwork
iconPaylaş
 
Manage episode 294221781 series 2542707
İçerik Mevlana Takvimi tarafından sağlanmıştır. Bölümler, grafikler ve podcast açıklamaları dahil tüm podcast içeriği doğrudan Mevlana Takvimi veya podcast platform ortağı tarafından yüklenir ve sağlanır. Birinin telif hakkıyla korunan çalışmanızı izniniz olmadan kullandığını düşünüyorsanız burada https://tr.player.fm/legal özetlenen süreci takip edebilirsiniz.

Geçmiş büyüklerin bir ahlâkı da az gülmeleri, ellerine geçen dünyalıklara sevinmemeleri idi. Dahası giysi, binit, hanım, mevki gibi dünyalıklara kavuştuklarında dünya sevdalılarının tersine ruhları daralır, âhiret nimetlerinin dünyada peşin olarak verilmiş olabileceğinden endişe duyarlardı. Öyle ya, dünya hapishanesinde olup aziz ve celil Allâh’a kavuşmaktan perdeli bulunan bir Allâh (c.c.) sevdalısı, bir dünyalıkla nasıl sevinebilir? Hapishaneye düşüp evinden ve ailesinden uzak kalan kişinin dünyası karardığı gibi Allâh dostları da uzun yaşamları, bu dünya hapishanesinde uzun süre tutsak olup Rablerine kavuşamadıkları için burukluk hissederler. Hadîs-i şerîfte Peygamber (s.a.v.)’in şöyle buyurduğu aktarılmıştır:

“Ruhumu kudret elinde bulunduran Allâh (c.c.)’a yemin ederek söylüyorum sizler benim bildiklerimi bilseydiniz az güler çok ağlardınız, yataklarda kadınlarınızdan zevk almazdınız, sahralara çıkar ah-u enin edip aziz ve celil Allâh’a yalvarırdınız.” Abdullah b. Mes’ûd (r.a.) şöyle demiştir: “Önünde cehennem varken gülene, arkasından ölüm kovalarken şakıyana şaşıyorum.” Hasan-ı Basrî (r.a.) ile karşılaşan, onu korku ve derin bir endişe içinde gördüğünden az önce başından büyük bir musibet geçmiş olabileceği duygusuna kapılırmış.

Fudayl b. Iyâz (r.âleyh) şöyle demiştir: “Gülen niceleri vardır ki kefenleri çamaşırcıdan çıkmış satışa bile sunulmuştur!” Sabit el-Bunânî (r.âleyh) şöyle demiştir: “Gülen bir mü’minin muhakkak o anda ölüm hatırında yoktur.” Amir b. Kays (r.âleyh) şöyle demiştir: “Dünyada çok gülen cehennemde çok ağlayacak demektir.” Saîd b. Abdülâziz ile Gazvan er-Rekkâşî (r.âleyh) kırk yıl, vefâtlarına dek gülmemişlerdi. İbn-i Merzûk (r.âleyh) şöyle demiştir: “Günâhlarının ağzında tat bırakmadığını, kendisini üzdüğünü iddia edip ardından bal ile yağı karıştırıp yiyen yalancıdır!”

(İmâm Şaranî, Selef-i Sâlihîn’in,

Evliyâullah’ın Yüce Ahlâkı, s.62-64)

  continue reading

1625 bölüm

Tüm bölümler

×
 
Loading …

Player FM'e Hoş Geldiniz!

Player FM şu anda sizin için internetteki yüksek kalitedeki podcast'leri arıyor. En iyi podcast uygulaması ve Android, iPhone ve internet üzerinde çalışıyor. Aboneliklerinizi cihazlar arasında eş zamanlamak için üye olun.

 

Hızlı referans rehberi